Malatya’nın Hekimhan ilçesine bağlı Hasan Çelebi ve Akmağara mevkilerinde tespit edilen altın madeni sahasıyla ilgili kapasite artışı, cevher zenginleştirme tesisi ve mobil kırıcı projesi kapsamında Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) süreci başlatıldı. Projeye ilişkin ilk halk bilgilendirme toplantısı, bölge halkının, sivil toplum kuruluşlarının ve kamu temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirildi. Ancak toplantı, yoğun tepkiler ve gergin anlarla dikkat çekti.
Toplantıya; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı yetkilileri, Malatya Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı temsilcileri, Hekimhan Belediye Başkanı Mehmet Şerif Yıldırım, çeşitli dernekler, muhtarlar ve çevre platformlarının üyeleri katıldı.
Başkan Yıldırım: “Sadece İnsanı Değil, Börtüyü Böceği de Savunuyorum”
Toplantıda konuşan Hekimhan Belediye Başkanı Mehmet Şerif Yıldırım, doğaya ve halka sahip çıkan sert bir duruş sergiledi. Her zaman halkın yanında yer alacağını açıklayan Belediye Başkanı Mehmet Şerif Yıldırım şunları söledi:
Sadece çevrenin, doğanın değil, börtünün, böceğin bile hakkını savunacağım diye geldim. Siz bu nedenle bana oy verdiniz. Ben sadece insanı, çevreyi değil; otu, dağı, canlıyı da savunmak üzere buradayım. Hekimhan coğrafyasında yaşayan tüm halkın yanındayım. Onların temsilcisiyim. Onların oylarıyla belediye başkanı oldum. Onların sözlerine, hislerine tercüman olmak zorundayım. Bu yöre halkı madeni istemiyor değil. Bu yöre halkı önce sağlığını istiyor. Önce dirliğini istiyor. Önce birliğini istiyor. Ben de halkın ne diyorsa onun yanındayım. halkımın söylediklerine katılıyorum.
Muhtarlardan İki Farklı Görüş
Hekimhan Muhtarlar Dernek Başkanı Mustafa Tunç, muhtarlar adına söz alarak daha temkinli bir yaklaşım sergiledi. Tunç,
Hekimhanlı muhtarlar adına konuşmak istiyorum. Biz elbette doğal kaynakların ekonomiye kazandırılmasının yanındayız. Ancak burada siyanürlü altın çıkarımı söz konusu olduğundan ciddi tereddütlerimiz var. Maden sahası, gelişim bölgelerine, içme suyu ve sulama kanallarına çok yakın. Bu durum bizi endişelendiriyor. Bu noktaların göz önünde bulundurulmasını ve gerekli hassasiyetin gösterilmesini istiyoruz
İfadelerini kullandı.
Bazı muhtarlar ise projeye açıkça karşı çıktı.
Bu altın madeni firması bu topraklara neden geldi? Bu halkın zenginliğini sömürmek, yabancı sermayeye peşkeş çekmek için buradalar. Bu ülkenin değerlerini dışarıya aktarmak istiyorlar.
diyerek sert ifadelerle tepkilerini dile getirdiler.
“Altın, Buradaki Canlıların Hayatından Değerli Değil”
Toplantıda söz alan çevre gönüllüleri ve sivil toplum kuruluşları da projeye sert tepki gösterdi. Hangolu Doğal Kültür ve Varlıkları Koruma Platformu üyeleri ile birçok vatandaş, siyanürle yapılacak madenciliğin ekolojik yapıya geri dönüşü olmayan zararlar vereceğini belirtti. Bir vatandaş konuşmasında şunları söyledi:
Bu bölgede yapılacak siyanürlü altın arama çalışması doğal varlıklar üzerinde kötü sonuçlar doğuracaktır. Projenin ekolojik etkileri tam olarak belirtilmiyor. Halkın görüşü alınıyor ama karar çoktan verilmiş gibi. Bu yüzden de bu projenin yapımına karşıyız. Çıkartılmak istenen altın madeni, buradaki tek bir canlının hayatı kadar bile değerli değildir.
Gerilimli Anlar: Jandarma Müdahale Etti
Toplantı sırasında bazı vatandaşlar ile firma yetkilileri arasında sert tartışmalar yaşandı. Firma temsilcilerinin açıklamalarına tepki gösteren vatandaşlar, zaman zaman kürsüye yürümeye çalıştı. Artan gerilim üzerine jandarma ekipleri müdahale ederek tarafları sakinleştirdi, olay büyümeden toplantı sonlandırıldı.
ÇED Süreci Devam Ediyor
Toplantıda dile getirilen tüm görüş ve itirazlar resmi tutanaklara geçirildi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yürütülen ÇED süreci ise devam ediyor. Bölge halkı, çevre platformları ve bazı yerel yöneticiler, projenin iptal edilmesi için hukuki ve demokratik mücadelelerini sürdüreceklerini ifade etti.
