Doğanşehir’de yerel siyaset, CHP’den istifa eden Belediye Meclis Üyesi Ergül Günaydın’ın yaptığı sert ve sarsıcı açıklamalarla adeta kilitlendi. Günaydın’ın istifasıyla başlayan süreç, bugün yapılan basın toplantısıyla tam anlamıyla bir siyasi krize dönüştü.
CHP listelerinden 1. sıra kontenjan meclis üyesi olarak seçilen Ergül Günaydın, yalnızca partisinden ayrılmakla kalmadı; Doğanşehir Belediyesi’ni hedef alan, çok sayıda usulsüzlük, kamu zararı ve mevzuata aykırı işlem iddiasını kamuoyunun önüne koydu.
İstifanın ardından bir belediye meclis üyesi Said Aşkın ve CHP Gençlik Kolları Başkanı’nın da partiden ayrılması, yaşananların münferit değil, derin bir yönetim krizinin dışa vurumu olduğu yorumlarını beraberinde getirdi.
“SUSARSAM SUÇA ORTAK OLURDUM” MESAJI
Basın toplantısında son derece sert ifadeler kullanan Günaydın, açıklamalarının siyasi değil, hukuki, vicdani ve kamusal bir zorunluluk olduğunu vurguladı. Belediyede gördüğü uygulamalar karşısında sessiz kalmasının mümkün olmadığını söyleyen Günaydın, açıkça “Bu anlayışın parçası olmam” dedi. Günaydın'ın basın açıklamasına Said Aşkın ve CHP'den istifa eden İlçe Gençlik Kolları Başkanı da eşlik etti
Açıklamalarda;
- belediye şirketlerinde kamu zararına yol açabilecek işlemler,
- imar mevzuatına aykırı uygulamalar ve kaçak yapı iddiaları,
- belediye araçlarının amacı dışında kullanılması,
- usulsüz personel ve taşeron işçi alımları,
- belediye otobüslerinin meclis kararı olmadan elden çıkarılması,
- kamu mallarının seçim karşılığı “peşkeş çekildiği” iddiaları
gibi son derece ağır suçlamalar yer aldı.
SEÇİM KAMPANYASI İDDİASI: “KAMU ARACIYLA BEDEL ÖDENDİ”
Günaydın’ın açıklamalarında en dikkat çeken başlıklardan biri ise, seçim sürecinde kullanılan bir minibüs karşılığında kamuya ait araçların özel bir şirkete verilmesi iddiası oldu. Bu iddia, kamu kaynaklarının siyasi amaçlarla kullanıldığı yönündeki tartışmaları alevlendirdi.
İMAR, ARAÇ, PERSONEL, İHALE… HER ALANDA USULSÜZLÜK İDDİASI
Açıklamalarda imar kanununa aykırı şekilde kaçak yapıların önünün açıldığı, yeşil alanlarda para karşılığı yapılaşmaya göz yumulduğu, deprem konutlarıyla ilgili hafriyat süreçlerinde gayri resmi ilişkiler kurulduğu iddiaları da yer aldı.
Belediyenin teşkilat yapısına ilişkin iddialar ise, idari yapının tamamen mevzuat dışına çıktığı yönünde ağır eleştiriler içerdi.
SAYIŞTAY VE DENETİM KURUMLARINA AÇIK DAVET
Ergül Günaydın, açıklamasının sonunda Sayıştay, mülki idare amirlikleri ve tüm yetkili denetim mercilerini göreve çağırdı. Bu çağrı, önümüzdeki günlerde Doğanşehir Belediyesi hakkında resmî inceleme ve soruşturmaların gündeme gelebileceği yorumlarına yol açtı.
DOĞANŞEHİR’DE TAŞLAR YERİNDEN OYNADI
Günaydın’ın açıklamaları sonrası gözler Doğanşehir Belediyesi’ne ve CHP il–ilçe örgütlerine çevrildi. Belediye yönetiminin bu iddialara nasıl bir yanıt vereceği, sessiz kalıp kalmayacağı ya da hukuki bir süreç başlatıp başlatmayacağı merak konusu oldu.
Kulislerde ise şu soru yüksek sesle soruluyor:
“Bu iddialar doğruysa Doğanşehir’de sadece bir siyasi kriz değil, ciddi bir yönetim ve hukuk krizi mi yaşanıyor?”
ERGÜL GÜNAYDIN’IN AÇIKLAMASI:
"KAMOYUNA VE YETKİLİ MECRİLERE DUYURULUR
2024 Mahalli İdareler Seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisi’nden 1. sıra kontenjan belediye meclis üyesi olarak seçilmiş bulunmaktayım. Gelinen aşamada, görev sürem boyunca bizzat tanık olduğum uygulamalar ve yönetim anlayışı nedeniyle; siyasi, vicdani ve kamusal sorumluluğum gereği Cumhuriyet Halk Partisi üyeliğimden istifa ettiğimi kamuoyuna ve ilgili mercilere bildirdim.
Belediye yönetimi tarafından; hukuka, kamu yararına, şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkelerine açıkça aykırı çok sayıda işlem ve uygulamanın hayata geçirildiği görülmüştür. İlçemizin geleceğini doğrudan ilgilendiren bu süreçler karşısında sessiz kalmam, Anayasa’nın kamu görevlilerine yüklediği sadakat, sorumluluk ve kamu yararını gözetme yükümlülüğüyle bağdaşmamaktadır.
Kamuoyunda dolaşan belediye başkan yardımcılığı konusuna gelecek olursak benim görüşüm halende savunduğum dönüşümlü olarak meclis üyesi arkadaşlarla birlikte yapmaktı bu teklifimi her zaman yaptım ama kabul edilmedi ben şahsıma istemedim dönüşümlü tüm meclis üyelerimizin katkılarını alarak Doğanşehir’e ne katabilir izin derdindeyim bunu farklı yerlere çekmenin Doğanşehir’e hiçbir faydası yoktur. Tüm meclisteki gruplar bu konuşmama şahittir meclis tutanaklarından alıp okuya bilirler.
Özellikle;
- Belediye şirketleri ve iştiraklerinde mali yapıyı zayıflatıcı, kamu zararına yol açabilecek nitelikte işlemler,
- İmar uygulamalarında planlama esaslarına ve yürürlükteki mevzuata aykırılık iddiaları,
- Belediyeye ait taşınır ve taşınmazların kamu yararı gözetilmeksizin tasarrufa konu edilmesi,
- Personel istihdamında liyakat, eşitlik ve fiili ihtiyaç kriterleri dışında hareket edilmesi; fiilen çalışıp çalışmadığı dahi tespit edilemeyen personel iddiaları,
- Çok sayıda taşeron işçi alınmıştır ve yasal sayının üzerinde alınmıştır alınan işçiler alım usullerine ve mevzuata aykırı olarak yapılmıştır.
- Unvanı, yetkisi ve yeterliliği bulunmayan kişilere görev, yetki ve kamu imkânlarının tahsis edilmesi,
- Belediyenin teşkilat yapısı. Teşkilat yapısında şirket işçisi olarak çalışan Esat ERDOĞAN ve memur (sosyolog) olarak çalışan Mustafa KAYA birim müdürlerinin üzerinde amir olarak çalışmakta olup mevzuata aykırıdır. (Belediye Disiplin Amirleri Yönetmeliği)
- İşçi olan Esat ERDOĞAN, şirketin genel müdürü olarak görevlendirilmiş olup şirketin genel müdürü olmamalıdır.
- Çok sayıda işçi alınmış olup, bu işçilerin bir kısmı taşeron işçi kadrosuna alınmış alınması gereken yasal sayının üzerindedir. Alım usullerinde mevzuata uyulmamıştır.
- İşçi sayısı (hizmet alımında) %40 lık orana uyulmamış, tasarruf tedbirleri genelgesine aykırıdır.
- Personel (vasıflı) âtıl durumda olup, çoğu görevler vekaleten veya tedviren yürütülmektedir.
- Belediye logosu meclisten geçmeden gayri resmi yapılarak yüklü paralar ödenmiş belediye zarara uğratılmıştır.
- Sürgü mahallesinde yapılan park ihalesinde imalatın projeye uygunluğu ile beraber tüm ihalelerin kontrol edilmesi gerekmektedir.
- Belediye hizmet araçlarının amacı dışında kullanıldığına ilişkin ciddi iddialar Esat ERDOĞAN’ gayri resmi görev kâğıdı olmadan her gün 44HR001 plakalı araç ile günlük Doğanşehir-Malatya ya gidiş dönüş olarak kullanarak belediyeyi zarara uğratmaktadır.
- İlçemizde uygun maliyetle halkın ulaşım ihtiyacını karşılamak amacıyla kullanılan 6 adet belediye otobüsünün, belediye meclisinin onayına sunulmadan, idari tasarrufla ve kamu yararı gözetilmeksizin elden çıkarılmasına yönelik uygulamalar,
- İmar kanununun 3194 sayılı imarı onaylanmış olup Doğanşehir belediyesince 2021 yılı öncesi yapılan yapılara verilen elektrik abonelik yazısı ile 2024-2025 yılı çoğu betonarme yapılan kaçak yapılara suç teşkil ederek 2021 yılı öncesi olmayan yapılara usulsüzce imar kanununa aykırı olarak suç işlenmiştir. Bu yöntemle kaçak yapıların önü açılmıştır.
- Depremzede vatandaşlarımızın öncelikli ve hayati ihtiyaçlarının ikincil plana itilmesi,
- Kamu vicdanını derinden yaralayan ve idarenin güvenilirliğini ciddi biçimde zedeleyen uygulamalardır.
- Doğanşehir belediyesine ait ulaşım hizmetlerine ait olan araçlar 23.09.2024 tarihinde taşıma şirketine kiralanmıştır. (24.10.2024) tarihinde kamuya ait olan 3 aracı vererek kamuya zarar vermiştir. Kendilerine sorduğumuzda taraflar arasında kira sözleşmesi yaptıklarını sunmuştur ve belediye başkanının Doğanşehir belediyesinin resmî sitesinde bedelsiz olarak öğrenciler taşıdığını kamuoyuna duyurulmuştur. Aksine bu taşıma belediyeye ait olan araçların Milli Eğitim Müdürlüğü 185.000 TL civarında hakkediş firmaya ödenmiştir. Puantaj kayıtları Milli Eğitim Müdürlüğünde olup gerekli inceleme yapılınca görünmektedir.
- Doğanşehir Esentepe mahallesi sanayi bölgesinde bulunan yeşil alanda 30 kişiye her bir kişiden 100.000 TL çeşitli gelirler adı altından Doğanşehir belediyesi para almıştır. Kaçak kalıcı yapıları teşvik ederek imar kanununa aykırı olarak yapılmasına göz yumarak görevini kötüye kullanarak iş ve işlemleri yapmamıştır.
- Doğanşehir merkez ve köylerinde deprem konutlarını yapan firmalardan hafriyat döküm yetkisi Malatya Büyükşehir Belediyesi yetkisindeyken Doğanşehir belediyesi gayri resmi olarak firmalardan el altından para ve belediye adına hibe araçlar alındığı iddia edilmektedir.
- Tüm bu hususlar; Doğanşehir’in yönetiminde kamusal sorumluluk bilincinden uzaklaşıldığını, karar alma ve uygulama süreçlerinin denetimsiz, keyfi ve kapalı bir anlayışla yürütüldüğünü açıkça ortaya koymaktadır. Bu anlayışla yürütülen bir yönetimin parçası olmak, şahsım açısından hukuken, vicdanen ve ahlaken mümkün değildir.
- Bu sebeple; ilgili mülki idare amirliklerini, Sayıştay’ı ve yetkili tüm denetim mercilerini görevlerini eksiksiz biçimde yerine getirmeye davet ettiğimi kamuoyuna açıkça beyan ederim.
- Ayrıca; belediye başkan yardımcılığı ve üst düzey görevlendirmelerde mevzuata uygun, objektif ve ölçülebilir kriterlerin (tecrübe, eğitim, temsil yeteneği ve protokol bilgisi) gözetilmediği; bu durumun belediyenin kurumsal yapısını ve idari işleyişini ciddi biçimde zaafa uğrattığı açıktır.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur. "
