Hekimhan’da Çevre ve Maden Kongresi başladı. Hekimhan Belediye Başkanı Mehmet Şerif Yıldırım, zengin maden kaynaklarına sahip olan ilçenin bu zenginlikten yeterince faydalanılmadığını söyledi. Yıldırım “Madenin tozunu terine katan biz, faydasını gören şirketler oldu” dedi. Kongre Başkanı Prof. Dr. Bülent Kara ise Hekimhan’da madenlerde en önemli sorunun çevreye verdiği kirlilik olduğunu belirtti. Kara, bilimin ışığında çalışmalar yapılması, Hekimhan’ı gelecekte daha ciddi sorunların beklediğine dikkat çekti.
Hekimhan Belediyesi ve ASES (Academy of Scientific and Educational Studies – Bilimsel ve Eğitimsel Çalışmalar Akademisi) işbirliği ile düzenlenen ASES Uluslararası Çevre ve Maden Kongresi bugün Hekimhan’da başladı.
Atatürk Kültür Merkezinde yapılan kongrede madenlerin insan sağlığı üzerindeki etkileri, Malatya maden yatakları ve atıklarının değerlendirilmesi ile küresel iklim değişikliğinin tarım ve çevreye etkileri gibi konular ele alındı.
Kongrenin açılış konuşmasını yapan Kongre Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Bülent Kara, Hekimhan için maden ve kayısının son derece önemli olduğunu söyledi. Hekimhan’ın zengin maden yataklarına rağmen başta sanayi olmak üzere gelişmişlik düzeyinde geri kaldığına dikkat çekti.
Kara, sözlerine şöyle devam etti:
Hekimhan’da herkesin şikâyet ettiği konu ‘tozunu biz yutuyoruz ekonomik değerini başkaları görüyor.’ Olmasıdır. İnsanlar üretiyor ama bundan yeterince gelir elde edemiyor. Hekimhan da en önemli problem madeninin çıkarılmasından taşınmasına kadar olan kirlilik. Yaşlanan nüfusun en önemli problemi sağlık. Yaşam kalitesi düşüyor. Bilimin ışığında çalışmalar yapılması Hekimhan’ı gelecekte daha ciddi sorunlar bekliyor. Hekimhan’ı mutlu insanların yaşadığı bir yere dönüştürmek görevimiz. Dünyanın ve ülkenin büyük ihtiyacını karşılayan demir cevherine sahip olan ilçe bundan en az fayda görüyor. Elimizdeki en önemli cevheri toplumun refahına sağlayacak şekilde kullanmalıyız. Bunun için direnç sağlamalıyız. Bu direnci sağlamazsak büyük şirketler gelip demiri alır. Bu farkındalığı sağlamak ve yeniden bir dönüşüm başlatıp, kenti daha ileriye taşımak görevimiz.
dedi.
SÖMÜRLÜLDÜK
Kongre Onursal Başkanı Hekimhan Belediye Başkanı Mehmet Şerif Yıldırım ise kısaca maden tahini anlattı. Hekimhan’da bir ‘grev’ hatası nedeniyle işletme kurulmasında geç kalındığını söyleyen Yıldırım,
2017 de yaptığım konuşmada dünyaya marka olmuş cevizimizi, bacasız fabrika dediğimiz meralarımızı, maden yataklarımızdan bahsetmişim. Küçük Asya’nın büyük serveti madenlerdir. Dünya pazarında 52’nci sıradayız. Malatya Türkiye’nin en büyük demir takalarına sahip. Hasan Çelebi, dünyanın sayılı, Türkiye’nin en büyük maden yatağıdır. Deveci’den Sivrice’den Karakuz’dan yıllarca sömürüldük. El arabasıyla maden çıkarttık, katırla istasyona maden taşıdık. Madenin tozunu terimize kattık. Tozu toprağı bize, kazancı başkalarını dedik. O başkaları da Türkiye şirketleri dedik ve sermaye düşmanı olmadık. Nüfusumuz 30 binken özelleştirme ile demir çeliğin kapatılmasıyla 16 bine düştü. Cevherin Hekimhan’dan taşınması hedefleniyor. Bunun Hekimhanlıların bilmesine istiyorum. Maden olduğu yerde kirlilik oluşacaktır ama firmaların bunu yapmaması gerekir. Bu işletmelerde doğayı, canlıyı, insan hayatını hiçe sayan ahlaki bir sorun mu var, bilemiyorum. Yeterinde kanun ya da denetlememi yok, onu da bilmiyorum. Şehrimizde 2 tane üniversite var ama üniversitelerimiz bu işin içinde değil. Akciğer kanserinin en çok görüldüğü yer Hekimhan. Geçmişte Hasançelebi kanser taraması yaptık. Bunu Hekimhan’da yapmak istediğimizde ‘zamanımız yok’ denildi. Zengin yataklar üstünde yoksul halkın temsilcisi olarak bu sorunun artık görülmesi gerekiyor. Biz kimseyle kavga etmek değil, madenlerimizi ülke ekonomisine kazandırılmasını istiyoruz.
Hekimhan Kaymakamı Muhammet Fatih Günlü, 6 Şubat depremleri sonrasında ilçede yapılan yatırımları anlattı. Kaymakam Fatih Günlü ilçede TOKİ tarafından yapılan 553 konutun bitme aşamasına geldiğini müjdeledi.
KAYMAKAM MADEN TOPLANTISINDA TOKİ'Yİ ANLATTI
Hekimhan Belediyesi ve ASES (Academy of Scientific and Educational Studies – Bilimsel ve Eğitimsel Çalışmalar Akademisi) işbirliği ile yapılan Çevre ve Maden Kongresi’nde konuşan Hekimhan Kaymakamı Muhammet Fatih Günlü, ilçede deprem sonrasında yapılan çalışmalardan bahsetti.
Hekimhan’da TOKİ’nin yaptığı 553 konut teslim aşamasına geldi. Bazı ufak eksiklikler var, şu an onlar yapılıyor. Yazın içinde bu konutlar teslime hazır. Hekimhan’da böylelikle konut sorununa çözmüş olacağız. Yine aynı şekilde 400’ün üzerinde köy konutu teslime hazır hale gelecek. Bu sene 4 tane okul yapacağız. Biri TOKİ konutlarının olduğu alana yapılacak. Bunun yanında Aile Sağlık Merkezi yapacağız. Hekimhan’a gelirken kullandığımız yol, İpek Yolu. Hekimhan, tarihte kervanların da hizmeti aldığı önemli bir nokta. İşte bu önemli ilçemize bir de Gençlik Merkezi yapmayı planlıyoruz. Hekimhan,potansiyeli çok yüksek bir ilçe. Çok kıymetli, kayısı ve ceviz var. Çok önemli demir cevheri var. Çok değerli bir noktadayız. Hekimhan hak ettiği noktada değil. Biz hep beraber el ele vererek Hekimhan için çalışacağız. Hekimhan’ın faydasına olan bir iş olarak Hekimhan Çarşısı’nı rezerv alana aldık. Tarihi Taşhan’ı öne çıkartacak, Hekimhan’a yakışır bir çarşı yaptık. Biz Hekimhan’ı Saframbulu’da yürüyormuş gibi bir hale getireceğiz.
Hekimhan’daki Çevre ve Maden Kongresi’nde konuşan Prof. Dr. Bayram Murat Asma, küresel iklim değişikliğinin tarım ve çevre üzerindeki yıkıcı etkilerine dikkat çekti. Asma, 11-12 Nisan’da Malatya’da yaşanan zirai don felaketinin boyutunun henüz netleşmediğini söyledi. Asma, dünyada henüz yeni olan ‘İklim Kırbacı/İklim Tokadı’ kavramıyla Malatya’nın artık tanıştığını söyledi.
Hekimhan’da düzenlenen Çevre ve Maden Kongresi’nde küresel iklim değişikliğinin etkileri ele alındı. Kongrenin ilk oturumunda Malatya Turgut Özal Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bayram Murat Asma, yaptığı sunumla iklim değişikliğinin tarım ve çevre üzerindeki izlerini ve gelecekteki olası durumları anlattı. Prof. Asma, geçmişteki küresel soğuma olaylarına da değinerek, iklim değişikliklerinin insanlık tarihi üzerindeki etkileyici rolünü vurguladı.
Küresel ısınmadan önce tarihte küresel soğumanın olduğunu söyleyen Asma,
Soğuma ısınmadan daha tehlikelidir. Küresel soğumadan önce günümüzden 3 bin 500 yıl önce göçler olmuştur. Isınma 400 yıl sürüyor. İlk imparatorluk olan Akadların yıkılması 150 yıl süren toz fırtınası yüzünden olmuştur. Kavimler Göçü’nün temelinde küresel bir soğuma vardır.
Dünyanın son 2 yılda nerdeyse her ay sıcaklık rekorunun yaşandığını söyleyen Asma,
Buzullar eriyor, kutuplar ısınıyor. Türkiye için bakacak olursak bazı yerlerde sel bazı yerlerde kuraklık olacak. Seller, taşkınlar, orman yangınları artacak. İklim değişikliği ile mücadele etmenin en etkili yöntemi sera gazlarını azaltmak ve ormanları arttırmak.
diye konuştu.
Asma, sözlerine Malatya’da 11-12 nisanda etkili olan zirai don olayı üzerinden devam etti. Asma,
Ağaçlarımızın zeytin büyüklüğündeki çağlası 2 gün sonra felakete kurban gittiğini gördük. Üreticilerimiz ağlıyor. Binlerce ağacı zarar görmüş, geleceği zarar görmüş. Büyük sıkıntı. Malatya’da şu anda meyve yok. Hekimhan’da belki biraz alıç buluruz, o kadar. Kayısılar uyanmaya, sürgün vermeye başlamış bu iyi bir şey. Kışın yağmayan kar adeta nisanda yağdı. Uyanmayan ağaçlarınız varsa birer saat sulama yapın.
ifadelerine yer verdi.
Asma, son olarak dünyada henüz yeni bir kavram olan ‘İklim Kırbacı/İklim Tokadı’ ile Malatya’nına artık tanıştığını söyledi. Asma, İklim kırbacının ‘ani ve sert’ hava değişimi anlamına geldiğini söyledi.
Kaynak ve alıntı: hekimhanekspres.com