Malatya kayısısında yıllardır süregelen çirkin oyunlar bir kez daha gün yüzüne çıktı. Malatya kayısısı adıyla dünya ve Türkiye piyasasına İran ile Özbek kayısılarının sokulduğu iddiaları, üretici ve tüketici açısından büyük bir skandal olarak nitelendiriliyor. Türkiye piyasasına “sahte kayısı” sokulmasıyla ilgili en sert açıklama ise Malatya Ziraat Odası İl Koordinasyon Başkanı Yunus Kılıç’tan geldi.
Yunus Kılıç, yıllar önce durumu fark ettiklerini ve Tarım Bakanlığı’na ilettiklerini belirterek, sınır güvenliği ve yetkililerin ihmalkârlığı konusunda sert eleştirilerde bulundu:
Daha önce de söyledik
“Tarım Bakanımız bu kaysının nasıl Türkiye'ye sokulduğunu, kendilerinin de bilmediklerini ancak kendilerinin de bilgileri olduğunu söylediler. Tabii ki önce sınır güvenliğimiz önemli. Sınırlarımızdan şu anda bizim aldığımız haberlere göre İran kapısından Türkiye'ye kayısı sokuluyor. Öncelikle ben bunu yetkililere sesleniyorum buradan. Bakanlık, Ticaret Bakanlığı bu sınır güvenliğini nasıl bu kadar ihmal edebiliyor? Oradaki insanlar nasıl bir görev yapıyorlar? Türkiye'de ithalatı yasak olan bir kayısıyı nasıl ülkemize sokuyorlar? Öncelikle oradan başlamak lazım. Onun için biz bu konuda da üzerinde duracağız. Bakanlıklarımıza gidip görüşeceğiz. Gerekirse Sayın Cumhurbaşkanımıza durumu ileteceğiz. Çünkü serbest bölgeye gelen kayısılar ne hikmetse Türkiye'nin içerisinde dağılabiliyor ve Malatya kayısının kalitesini ayakaltına alıyor. Malatya üreticisi bu konuda büyük bir zarar görüyor. Bindiği dalı kesenler utansın. Bunu yapan ticaretçi arkadaşlarımız bindiği dalı kesiyorlar. Onlar utansın.”
Üretici perişan
Yunus Kılıç, açıklamasında zirai don ödemeleri ve çiftçi borçları konusuna da sert şekilde değinerek Ziraat Bankası’nı ve ilgili kurumları açıkça eleştirdi:
“Gerçekten üreticimiz zor bir zamandan geçiyor. Çiftçi aynen kurt misali, kışı geçirir ama yediği ayazı da unutmaz. Biz burada bazı kurumlara, hükümete teşekkür ederken, Ziraat Bankası'nın çiftçi borçları erteleme konusunda Sayın Cumhurbaşkanı, ‘bu çiftçi bu borçları ödeyemez. Bu afet yaşanan illerde tarım kredi ve Ziraat Bankası borçları ertelensin’ derken Ziraat Bankası Genel Müdürlüğü ‘çiftçinin %90'ı borcunu ödemiş, %10'u kalmış’ diyerek hükümeti yanılgıya uğratarak çiftçinin borcunu ödemeyen ziraat bankalarını da unutmayacağız. Bugün 9’uncu ay. Tarım Kredi ve Ziraat Bankası çiftçilerimizi icraya vermeye kalkışıyor. Ziraat Odaları olarak bunların karşısında duracağız. Siz icraya veremezsiniz. Siz yanlışı kendiniz yaptınız. Siz çiftinin yüzde 90'ı borcunu ertelemiş, yüzde 10'u kalmış derseniz hükümet de der ki ‘o %10'u da ödemesini yapsın’. Burada hükümeti yanılttılar. Çiftçimizi mağdur ettiler. Biz yapılanlara teşekkür ederken sulama birlikleri ve Ziraat Bankası'nın yaptığı yanlışları da unutmayacağız. Devletin çiftçimize ödeyeceği rakam Türkiye genelinde 46,5 milyar TL. Az bir rakam değil bu. 23 milyarı TARSİM yapan sigortalılara ödenmiştir. Diğer 23,5 milyar para da diğer TARSİM yapmayan çiftçilerimize dekar başına ödeme yapılacaktır. Cumhurbaşkanımızın ziyaretinde de biz senin Allah'ına kurban dedik. Çünkü gerçekten nerede mağduriyet yaşadıysak orada oldular. Vermiş oldukları sözlerin arkasında durdular. Bugün çiftçimize dekar başına 5.500 TL para ödeme yapılacaktır.”
Kayısının adı kirleniyor
Yunus Kılıç’ın açıklamaları, Malatya kayısısının adının kirletilmesine, sahte ürünlerin Malatya etiketiyle piyasaya sürülmesine ve yetkililerin ihmalkârlığına karşı sert bir uyarı niteliği taşıyor. Başkan, sınır güvenliğinin sağlanması, haksız rekabetin önlenmesi ve Malatya kayısısının hak ettiği değeri görmesi için yetkilileri ve kamuoyunu açıkça uyarmış oldu.
