Komisyonun ilk gününde söz alan CHP Malatya Milletvekili ve Grup Sözcüsü Veli Ağbaba, hem bütçe metnindeki dil tercihlerine hem de hükümetin ekonomi politikalarına dikkat çekti. Ağbaba, “Bütçede ‘emekçi’ kelimesi bir kez bile geçmiyor, ‘esnaf’ yalnızca üç kez anılmış. Buna karşılık ‘istikrar’ ve ‘güçlü’ kelimeleri yüzde 28, ‘refah’ ifadesi yüzde 33 artmış. ‘Vatandaş’ kelimesi ise yüzde 19 azalmış. Yani hükümetin vatandaşla değil, kendi propagandasıyla meşgul olduğu çok açık” dedi.
“Rakamlar büyüyor, umutlar küçülüyor” sözleriyle bütçedeki tabloyu özetleyen Ağbaba, hükümetin halkın gerçek sorunlarından uzaklaştığını, ekonomik krizin derinleştiğini ve bütçenin artık “iktidarın PR metni” haline geldiğini savundu.
“Emekçinin Adı Yok, Propagandanın Her Satırı Var”
CHP’li Veli Ağbaba, bütçe belgelerinde kullanılan kelime analizleri üzerinden hükümeti eleştirirken, “Bu bütçede işçiden, emekçiden, çiftçiden bahsedilmiyor. Çünkü bu hükümetin gündeminde halk yok. Bu bütçe bir refah değil, reklam bütçesidir” ifadelerini kullandı.
Veli Ağbaba ayrıca bütçe teklifinin halkın beklentilerini karşılamadığını söyleyerek, “Kâğıt üzerindeki rakamlar büyüyor ama sofradaki ekmek küçülüyor. Vatandaşın umudu da her geçen gün azalıyor” diye konuştu.
“Milletin İradesi de Tutsak”
Komisyonda ayrıca Türkiye İşçi Partisi (TİP) Milletvekili Can Atalay’ın halen Silivri Cezaevi’nde tutulması da gündeme geldi. Veli Ağbaba, Atalay’ın durumuna ilişkin sert ifadeler kullandı:
“Tutsak olan sadece Can Atalay değil, milletin iradesidir. Meclis Başkanı bu konuda hâlâ adım atmıyor. Anayasa Mahkemesi kararına rağmen Atalay’ın içeride tutulması, anayasal rejime açık bir darbedir.”

“AK Parti’ye Hak, Bize Günah Anlayışı”
Görüşmeler başlamadan önce ise Veli Ağbaba, CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu hakkında yürütülen casusluk soruşturmasına da tepki gösterdi. Bazı iş insanlarının AK Parti’li isimlerle çekilmiş fotoğraflarını komisyon üyelerine gösteren Ağbaba, “Bir insana yapılacak en büyük hakaret casusluk suçlamasıdır. Burada AK Parti’nin önde gelen isimleriyle fotoğraflar var, ama onlara işlem yapılmıyor. AK Parti’ye hak, bize günah diye bir anlayış hâkim” dedi.
“Bütçe Halkın Değil, Sarayın Bütçesi”
Veli Ağbaba son olarak, 2026 bütçesinin halkın ihtiyaçlarını değil, sarayın çıkarlarını koruyan bir belge olduğunu savundu:
“Bu bütçe; işçiye, memura, emekliye umut değil, yük getiriyor. Emekçinin alın teriyle büyüyen ekonomiden pay alan yine iktidar çevresi oluyor. Halktan toplanan vergilerle yürütülen propaganda düzeni artık sürdürülemez hale geldi.”

 
                                             
       
                     
                     
                     
                     
                     
                     
                     
                    