AK Parti Malatya Milletvekili Abdurrahman Babacan, Habertürk’te yayınlanan Açık ve Net programında dikkat çeken bir konuşmaya imza attı. Programın moderatörü Semiha Şahin’e canlı yayında sert şekilde tepki gösteren Babacan, kendisine söz verilmediğini ve kişisel saldırılara karşı savunma hakkının engellendiğini dile getirdi.
"Benim cevap hakkımı yok saydınız"
Canlı yayında tansiyonun yükseldiği dakikalarda Babacan, şu ifadeleri kullandı:
Benim cevap hakkımı yok saydınız. Az önce burada değil miydiniz siz ki? Bana diyorsunuz ki ‘Ne oldu?’ Öncelikle sizin yönetiminizi doğru bulmuyorum. Şahıs benim kişiliğime laf söylüyor, siz müdahale etmiyorsunuz.
Programdaki bu çıkışı sosyal medyada da geniş yankı bulurken, Babacan’ın sözleri kısa sürede gündeme oturdu.
“Siyasi Enfeksiyona Uğratan Bizzat İmamoğlu’nun Kendisi”
Programda sadece yayın yönetimine değil, CHP’deki iç siyasi sürece dair de çarpıcı değerlendirmelerde bulunan Babacan, Ekrem İmamoğlu’na sert sözlerle yüklendi.
Olayı siyasi enfeksiyona uğratan İmamoğlu’nun bizzat kendisidir,
diyen Babacan, CHP’de yaşanan dönüşümün planlı ve stratejik olduğunu savundu.
Ön seçim hamlesi tam anlamıyla siyasi bir ön alma hamlesidir. İmamoğlu, kendisiyle ilgili oluşturduğu Cumhurbaşkanlığı adaylığı şemsiyesini bir siyasi ve toplumsal kalkan olarak kullanmaktadır. Biz Amerika Başkanlık Sistemi’nde değiliz. CHP’nin tercihi olabilir, ama ben bir siyaset bilimci olarak organik mi inorganik mi ona bakarım. Üç yıl önceden belirlenen bir Cumhurbaşkanı adayı seçim kampanyasını üç yıl sürdürebilir mi? Rasyonel mi bu? Amerika’da bile bu anayasal değildir ama yerleşmiş gelenekler vardır. Bizde bu süreç organik değil, tamamen inorganik işliyor.
“Bu soruyu Mansur Yavaş’a sormak lazım”
Abdurrahman Babacan, sürecin doğallığını sorgularken Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ı da ima ederek şunları söyledi:
Bence bunu Mansur Yavaş’a sormak lazım. Eğer gerçekleri anlatırsa, hepimiz tatmin oluruz, inanırız.
“İmamoğlu’nun etkisi çok bariz”
CHP’nin kongre sürecine dair dikkat çeken bir kronoloji de paylaşan Babacan, İmamoğlu’nun etkisini şöyle özetledi:
Ekim 2023’te CHP İstanbul İl Kongresi yapılıyor, İmamoğlu’nun desteklediği aday kazanıyor. Kasım 2023’te CHP 38. Olağan Kurultayı’nda Özgür Özel kazanıyor. Herkes Kılıçdaroğlu’nun kazanacağını düşünürken, bu sonuç sürpriz oluyor. Bu tabloya bakınca, belediye başkanlarını kim belirliyor? Kimin etkisi daha fazla?
Babacan’ın açıklamaları, hem AK Parti cephesinde hem de muhalefet çevrelerinde tartışılmaya devam ederken, CHP’nin önümüzdeki dönemde nasıl bir pozisyon alacağı merak konusu oldu.