Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er’in resmi sosyal medya hesabından yapılan son paylaşım, şehirde yeni bir tartışmayı beraberinde getirdi. Paylaşılan videoda belediye hizmetleri anlatılmak istenirken, aslında devletin zaten yapmak zorunda olduğu asli görevler, sanki olağanüstü bir hizmetmiş gibi sunuldu.
Videoda; engellilere sahip çıkıldığı, engellilerin ihtiyaçlarının karşılandığı, Alzheimer hastalarına destek olunduğu, yaşlı bakım evine gidildiği, yemek yapamayanlara yemek hizmeti verildiği gibi ifadeler yer aldı. Ancak Malatya’da geniş bir kesim, bu paylaşımlara tepki gösterdi. Vatandaşlara göre, “bunlar zaten devletin emrettiği, belediyelerin mecburen yapması gereken temel görevlerdir.”
Bunlar Devletin emrettiği görevler!
Eleştiriler, özellikle belediye yönetiminin ve Başkan Sami Er’in bu tür hizmetleri “lütufmuş gibi” sunmasına yöneldi. Kamuoyunda, “Vatandaşın en doğal hakkı olan hizmeti, reklam malzemesi yapmak doğru değil. Asıl mesele şehrin geleceğini şekillendirecek projeler, kalıcı yatırımlar, depremden sonra yıkılan Malatya’nın ayağa kaldırılmasıdır” yorumları yapıldı.
Başkan Sami Er’in resmi sosyal medya hesabında yayınlanan videonun dili de ayrıca eleştirildi. Belediyenin asli görevlerini “büyük bir başarı” gibi göstermeye çalışmak, birçok Malatyalıya göre, hem Başkan Sami Er’i küçük düşürdü hem de belediyeyi vizyon sahibi bir kurum olmaktan uzaklaştırdı. Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er'in sosyal medyasını yöneten ekip Başkanı şehirde küçük düşürmeye devam ediyor.
Bugün Malatya’nın en büyük sorunları arasında depremin ardından ayakta kalmaya çalışan çarşı esnafı, konteynerlerde yaşam mücadelesi veren insanlar, bitmeyen altyapı sorunları, işsizlik ve ekonomik kayıplar varken; belediyenin sosyal medya paylaşımlarında kendini böyle göstermesi vatandaşların tepkisini artırdı.
Birçok kişi, “Bunları anlatmakla övünmek yerine, gerçekten Malatya’yı geleceğe taşıyacak işlere odaklanın” diyerek tepki gösterdi.
Vatandaş Görüşleri
Ahmet Kılınç (Battalgazi):
“Ben bu videoyu izleyince gerçekten şaşırdım. Belediye kalkmış, ‘engellilere sahip çıkıyoruz, yaşlılara yemek veriyoruz’ diye övünüyor. Kardeşim, sen zaten bunun için varsın. Devletin sana verdiği görev bu. Şimdi bunu sanki bir lütufmuş gibi anlatmak vatandaşı küçümsemektir. Depremden sonra esnaf kepenk açamıyor, insanlar hâlâ konteynerlerde yaşıyor. Çarşı yıkık, sokaklar perişan, gençler işsiz. Bunları bırakıp da video çekip ‘engelliye sahip çıkıyoruz’ diye reklam yapmak insana dokunuyor. Biz senden şov değil, iş bekliyoruz. Malatya’nın ayağa kalkmasını istiyoruz.”
Sevim Tutkun (Yeşilyurt):
“Benim kaynanam Alzheimer hastası. Senelerdir bakıyoruz, zorluk çekiyoruz. Belediye bir gün gelip de iki hizmet yapıyor, onu da hemen kameraya alıp sosyal medyada yayıyor. Bu işin reklamı mı olur? İnsana dokunuyorsan sessiz dokunursun. Onu da ‘ben yaptım’ diye övünmek için değil, Allah rızası için yaparsın. Bu paylaşımlar bana çok samimiyetsiz geliyor. Çünkü biz görüyoruz; Malatya’da asıl yapılması gerekenler yapılmıyor. Şehir hâlâ enkaz halinde. Ama sosyal medyada bakınca her şey güllük gülistanlık gibi gösteriliyor. Gerçek hayatla, sosyal medya arasında uçurum var.”
Hüseyin Doğrusöz (Orduzu):
“Benim anlamadığım şu: Belediye neden kendi asli görevini bu kadar büyütüp anlatıyor? Yani sen zaten engelliye sahip çıkmak zorundasın, yaşlıya yemek götürmek zorundasın. Bunun için maaş alıyorsun, bütçe kullanıyorsun. Vatandaş da vergisini ödüyor. Bu yapılan şeyleri marifetmiş gibi sunmak doğru değil. Bizim için esas mesele; Malatya’nın geleceği. Çarşı hâlâ açılmadı, altyapı eksik, trafik keşmekeş, kayısı üreticisi perişan. Bunlar konuşulması gerekirken sosyal medyada çıkıp engelliye hizmet ettik diye övünmek bana göre vizyonsuzluktur. Bir belediye, büyük projelerle, yatırımlarla anılır. Günlük işlerle değil.”
Meral Alçak (Fırat Mahallesi):
“Benim engelli bir çocuğum var. Belediye arada gelip destek veriyor ama bunu sosyal medyada paylaşmaları bizi incitiyor. Çünkü biz çocuğumuzun mücadelesini reklam aracı olsun diye vermiyoruz. Bizim ihtiyacımız sessiz destek, samimi bir dokunuş. Ama maalesef bu iş hizmetten çok gösteriye dönüşmüş. İnsan gerçekten üzülüyor. Keşke Malatya Büyükşehir Belediyesi enerjisini bu şovlara değil de gerçekten vatandaşın hayatını kolaylaştıracak projelere ayırsa. Çünkü bu şehrin hâlâ çok büyük sorunları var.”
Ramazan Yıldız (Doğanşehir):
“Benim gördüğüm, belediyenin sosyal medya hesabı artık hizmet yeri değil, reklam panosuna dönmüş. Yapılan her şeyin videosu, fotoğrafı var. Vatandaş da diyor ki; ‘İş yapan konuşmaz, işini yapar.’ Bizim aradığımız da budur. Sessizce işini yapan, şehri ayağa kaldıran bir belediye. Ama şu anda görüyoruz ki yapılan her şeyin şov kısmı ön planda. Bu da hem belediyeyi küçültüyor hem de vatandaşı rahatsız ediyor. Malatya’nın bu zor günlerinde herkes iş beklerken şov görmek istemiyor.”
Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er adına sosyal medya hesabında yapılan paylaşım ise şöyle:
“Biz bu şehri yalnızca taşla tuğlayla değil, sevgiyle, merhametle, dostun dosta uzattığı o sıcak elle yeniden inşa ediyoruz. Malatya’da sadece fiziki yere düşünebilir değil, kalben de ulaşılabilir kılmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Sosyal, kültürel ve sanatsal etkinliklerimizde özel çocuklarımızın ve engelli hemşerilerimizin güzel yüreklerine umut, gözlerine fer oluyoruz. Tertemiz gülüşlerin umutla yoğrulduğu, sevginin en saf halinin kalplerimizi huzurla doldurduğu Gülen Yüzler Kafe'mizde nice yaşamlara renk katıyoruz. Ağır engelli ve tekerlekli sandalye kullanan kardeşlerimize transfer hizmeti veriyoruz. Kendi yemeğini yapamayacak durumda olan engelli hemşerilerimize hijyenik ortamlarda özellikle hazırladığımız sıcacık ve leziz yemekleri ulaştırıyoruz. Evlerini sevgiyle temizliyor, çamaşırlarını yıkıyor, ütülüyor ve...
Manuel ve akülü sandalyelerden yürüteçlere, bastonlardan koltuk değneklerine uzanan desteklerimizle engelli kardeşlerimizin hayata umutla tutunmaları için can yoldaşı oluyoruz. Bakım atölyemizde yaptığımız her onarım yalnızca bir tekerlekli sandalyeyi değil, bir hayali, bir yaşam sevincini yeniden ayağa kaldırıyor. İşitme engelli kardeşlerimize işitme cihazları, evlerine ışıklı zil sistemleri ve sese duyarlı titreşim cihazları ulaştırıyoruz. Yatalak hastalarımız için hasta bezi ve elektrikli yatak desteği sunuyoruz. Alzaymır hastalarımıza takip cihazlarıyla daha güvenli bir yaşam imkânı sağlıyoruz. Kimsesiz, ağır hastalıklarla mücadele eden hemşerilerimizi yalnız bırakmıyoruz. Kemoterapi ve radyoterapi tedavilerine umutla yoğunlaşmalarını sağlıyoruz. Ve diyoruz ki; bilgi güçtür. Bu yüzden engelli KPSS’ye hazırlanan gençlerimize destek oluyor, çıktıkları bu yolda onlara yoldaşlık ederek başarı dolu geleceklerine dair umutlarını paylaşıyoruz. Biz engelleri birlikte aşıyoruz. Sami Er, Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı”
