Malatya'nın Arguvan ilçesinde siyasi tansiyon her geçen gün daha da yükseliyor. Önceki dönem Belediye Başkanı Mehmet Kızıldaş ile mevcut Başkan Ersoy Eren arasında, kamuoyunun da yakından takip ettiği sert bir atışma yaşanıyor. Tartışmanın odağında ise Arguvan’daki akaryakıt istasyonunun işletmesi, ruhsatı ve belediyeyle ilişkisi var.
Kızıldaş, Araştırmacı-Yazar Süleyman Kılıç’ın sosyal medyada yayınladığı ve Ersoy Eren’in açıklamalarına yer verdiği söyleşiye belgelerle cevap verdi. Açıklamaları hem siyasi kulisleri hem de Arguvan halkını derinden etkiledi. Mehmet Kızıldaş'ın ifadeleri, uzun süredir devam eden suskunluğu bozdu ve deyim yerindeyse ilçedeki siyasi dengeleri sarstı.
“ARGUVAN’A AŞKLA HİZMET ETTİK, ŞİMDİ İFTİRA YİYORUZ”
Mehmet Kızıldaş açıklamasına şu ifadelerle başladı:
10 yıl boyunca Arguvan için gece gündüz çalıştık. Sırtımızda yük, yüreğimizde sevda vardı. Arguvan'ı sadece yollarla, binalarla değil; kültürüyle, sanatıyla, türküleriyle büyüttük. Sadece imar değil, iz bırakan işler yaptık. Şimdi ne oluyor? Onca emek, alın teri bir kaç kelimeyle karalanmak isteniyor. Bu vicdanı olan birinin yapacağı şey değildir.

KOOPERATİF GERİLİMİ: “HALKIN MALINA GÖZ MÜ DİKİLİYOR?”
Tartışmanın merkezinde Arguvan’daki akaryakıt istasyonu yer alıyor. Başkan Eren, yaptığı açıklamada, “Kooperatifin belediyeyle ilgisi yok” diyerek istasyonu adeta dışladı. Ancak Kızıldaş bu sözleri “hakaret” olarak nitelendirdi:
O istasyon, Arguvan Belediyesi’nin öncülüğünde, halk için kuruldu. Belediyemiz bu kooperatifin en büyük ortağıdır. Arguvanlı'nın malı, Arguvanlı’nın parasıdır. Şimdi ne oldu da bu yapıyı sahiplenmiyorsunuz? Bu kooperatif, borçsuz, örnek bir yapıdır. Eğer siz bu yapıyı hedef alıyorsanız, ya yapısını bilmiyorsunuz ya da halkı kandırmak istiyorsunuz!
“KONTRATIN SÜRESİ BİTTİ DİYORSUNUZ, PEKİ YENİLEMEMEK KİMİN SORUMLULUĞU?”
Mehmet Kızıldaş, kooperatifle yapılan kira sözleşmesinin seçim sürecinde bittiğini, ancak genel kurulun seçim sonrasına kaldığını vurgulayarak çarpıcı bir detayı da kamuoyuyla paylaştı:
O genel kurulun divan başkanı kimdi biliyor musunuz? Sayın Ersoy Eren’in kendisi! Şimdi kalkıp ‘sözleşme bitti, sorumluluk bizde değil’ demek, halkı aptal yerine koymaktır. O koltuğa oturduğunuzda bu sözleşmeyi uzatmak sizin görev ve yetkinizdi. Yapmadınız. Şimdi fatura bize mi kesilecek?

“BELEDİYENİN PARASI 40 KM ÖTEDEKİ FİRMAYA AKTARILIYOR, BU MANTIĞIN İZAHI VAR MI?”
Mevcut belediye yönetiminin akaryakıt alımını ilçe içindeki kooperatif yerine 40 kilometre uzaktaki bir firmadan yaptığını öğrenen Kızıldaş, bu durumu da sert sözlerle eleştirdi:
Burada halkın kurduğu, tertemiz çalışan, ödeme yapan, ruhsatlı bir kooperatif varken, 40 kilometre uzaktan, daha pahalı, daha masraflı bir yerden yakıt almak neyin aklıdır? Hangi akılla, hangi hesapla Arguvan'ın parasını dışarıya taşıyorsunuz? Bu halk bu sorunun cevabını bekliyor!
“RUHSAT VAR, İZİNLER TAM, HER ŞEY BELGELİ! KAÇAK DİYEN YA CAHİLDİR YA DA NİYETİ BAŞKADIR”
Ersoy Eren’in istasyon için kullandığı “kaçak” ifadesi, Kızıldaş’ı adeta çileden çıkardı. Ruhsat belgelerini sosyal medya ve basınla paylaşan Kızıldaş şu ifadeleri kullandı:
Bu tesis Karayolları’ndan, Çevre ve Şehircilik’ten, Büyükşehir’den tüm gerekli izinleri almıştır. Ruhsatlıdır. Denetimlidir. İşleyen her adımın arkasında belge vardır. Şimdi kalkıp ‘kaçak’ diyorsanız, o zaman çıkın ve mühürleyin! Mühürlemediyseniz görev suçu işliyorsunuz. Mühürlediniz de işletmeye devam ediyorsa bu daha vahimdir. Ruhsatlı tesise kaçak demek ise ya bilgisizliktir ya da açık bir siyasi düşmanlıktır.
İMAR VE PLANLAMA DETAYLARI: “GEÇİCİ GİRİŞ İZNİ, YAN YOL AÇILANA KADARDI”
Mehmet Kızıldaş, söz konusu istasyonun imar planında yan yola cepheli olduğunu ancak yol henüz açılmadığı için geçici giriş-çıkış izni alındığını da ekledi:
Karayolları ile resmi yazışmalar yapıldı. Geçici giriş izni alındı. Her şey prosedürüne uygun. Ortada yasa dışı hiçbir şey yok. Ama siz istiyorsunuz ki halka ‘kaçak’ deyip göz korkutasınız. Korkutamazsınız!
“GAZETECİLİK TELEFONLA BAŞLAR, YANLI İFTİRA İLE BİTMEZ!”
Mehmet Kızıldaş, röportajı yapan Araştırmacı-Yazar Süleyman Kılıç’a da doğrudan çağrıda bulundu:
Sayın Kılıç, bu röportajdan önce beni bir arayıp ‘Bu istasyonun ruhsatı var mı?’ diye sorsaydınız, bugün bu bilgi kirliliği yaşanmazdı. Gerçek dışı beyanlara alan açmak doğru gazetecilik değildir. Herkesi sorumluluk almaya davet ediyorum. Arguvan’ın adını böyle polemiklerle kirletmeyin.
“SUSTUK, DİŞİMİZİ SIKTIK, ARGUVAN ZARAR GÖRMESİN DİYE… AMA BU HALK YALANA MAHKÛM DEĞİL!”
Mehmet Kızıldaş açıklamasının sonunda şu cümleleri kullandı:
Bugüne kadar Arguvan zarar görmesin, ilçemizin huzuru kaçmasın diye sustuk. Ama artık yeter! Biz susunca iftiralar konuşuyor, yalanlar yayılıyor. Şimdi konuşma vaktidir. Artık gerçekleri anlatacağız. Arguvanlı’nın doğru bilgiye ulaşma hakkı var. Kimsenin siyasi ikbali, bu halkın emeğinden, alın terinden daha değerli değildir!”
