“Malatya Haber | Güncel ve Tarafsız Malatya Haberleri | Malatya Kalite Haber”
Malatya
Kapalı
4°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
“Malatya Haber | Güncel ve Tarafsız Malatya Haberleri | Malatya Kalite Haber” Siyaset Fendoğlu: 2026 bütçesi rakam değil vatan nöbeti bütçesidir!

Fendoğlu: 2026 bütçesi rakam değil vatan nöbeti bütçesidir!

TBMM Genel Kurulu’nda İçişleri Bakanlığı ve bağlı kurumların 2026 yılı bütçeleri görüşmelerinde söz alan Mehmet Fendoğlu çok önemli konuları gündeme aldı.

8 Dakika
Okunma Süresi
Haberleri

MHP Malatya Milletvekili Mehmet Fendoğlu, TBMM Genel Kurulu’nda İçişleri Bakanlığı ve bağlı kurumların 2026 yılı bütçeleri görüşmelerinde yaptığı kapsamlı konuşmada terörle mücadeleden düzensiz göçe, AFAD’dan sahil güvenliğine kadar birçok başlıkta net ve sert mesajlar verdi. Fendoğlu, “Terör bitmeden mücadele bitmeyecektir” diyerek devletin güvenlik omurgasına dikkat çekti.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda İçişleri Bakanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Göç İdaresi Başkanlığı ve AFAD’ın 2026 yılı bütçeleri görüşüldü. Görüşmelerde Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz alan MHP Malatya Milletvekili Mehmet Fendoğlu, uzun ve dikkat çeken bir konuşma yaptı.

Konuşmasına UNESCO’nun aldığı kararla 15 Aralık’ın “Dünya Türk Dili Ailesi Günü” ilan edilmesine değinerek başlayan Fendoğlu, bunun Türk dili ve kültürü açısından tarihi bir adım olduğunu vurguladı. Güvenlik kurumlarının devletin bekası açısından hayati öneme sahip olduğunu ifade eden Fendoğlu, görüşülen bütçelerin yalnızca rakamlardan ibaret olmadığını, milletin huzuru ve devletin geleceği için bir güvenlik manifestosu niteliği taşıdığını söyledi.

 

MHP Malatya Milletvekili Mehmet Fendoğlu’nun TBMM Genel Kurulu’ndaki konuşması aynen şöyledir:

“UNESCO’nun 3 Kasım 2025 tarihinde düzenlenen 43’üncü Genel Konferansı’nda alınan kararla 15 Aralığın resmen Dünya Türk Dili Ailesi Günü olarak ilan edilmesi dilimizin geleceği için atılan çok önemli bir adımdır. Bu vesileyle, Dünya Türk Dili Ailesi Günü’nü kutluyorum.”

“Bugün burada İçişleri Bakanlığı ve bağlı kuruluşları olan Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Göç İdaresi Başkanlığı ile AFAD’ın bütçelerini görüşmek üzere toplanmış bulunuyoruz. Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktan onur duyuyor, Gazi Meclisimizi saygıyla selamlıyorum. Bugün görüştüğümüz bütçe devletin bekası ve güvenlik kurumlarımızın stratejik önemi açısından çok önemli olup devlet dediğimiz yapı sınırları, milleti, hukuku ve güvenlik kurumlarıyla bir bütündür. Gelişen tehdit çeşitliliği dikkate alındığında, terörle mücadele, sınır güvenliği, düzensiz göçle mücadele, afet yönetimi ve kamu düzeninin tesisi artık birbirinden bağımsız değil birbiriyle bütünleşik alanlardır. Bugün görüştüğümüz kurumlar, devletimizin bekasının emanet edildiği, milletimizin huzur ve güvenliğinin teminatı olan kurumlardır. Bu çerçevede, Jandarmamız kırsalda, Emniyetimiz şehirde, Sahil Güvenlik denizde, Göç İdaresi sınırlarımızda ve içeride göç yönetimde, AFAD ise milletimizin zor zamanlarında sahada millet adına nöbettedir, görevdedir, fedakârlıktadır. Bu nedenle, 2026 yılı bütçesi sadece rakamlardan ibaret değildir, vatan nöbetinin ve millet güvenliğinin bütçesidir.

Türkiye her geçen gün güçleniyor

Terörle mücadelede kararlılık ve devlet aklıyla hareket ediyoruz. Sayın Bakanım… PKK başta olmak üzere FETÖ, DEAŞ ve diğer tüm terör yapılanmaları yalnızca birer güvenlik riski değil milletimize kastetmiş küresel aparatların maşa örgütleridir. Türkiye’miz son yıllarda Hakkâri’den Hatay’a, Karadeniz’deki mağaralardan sınır ötesindeki hedeflere kadar kararlı, tavizsiz ve sonuç alıcı bir terörle mücadele yönetmektedir. Bu kapsamda, Milliyetçi Hareket Partisi olarak “Terör bitmeden mücadele bitmeyecektir.” şiarından asla taviz verilmemesi gerektiğini vurguluyoruz. Güvenlik güçlerimizin teknolojik kapasitesinin artırılmasına, İHA, SİHA entegrasyonuna, yeni nesil istihbarat yapısına ayrılan her kuruş milletimizin güvenliği için yerindedir ve gereklidir.

Düzensiz göçle mücadele de bir meseledir. Göç İdaresi Başkanlığının yürüttüğü görev, bugün artık sadece insani bir konu değil millî güvenliğin, sosyal dengelerin, ekonomik ve sürdürülebilirliğin merkezindedir. Türkiye; Balkan rotasını, Akdeniz geçişlerini, İran sınır hattını kontrol eden bir ülke olarak küresel göç baskısının tam da ortasındadır. Bu nedenle, Milliyetçi Hareket Partisi olarak açıkça ifade ediyoruz: Düzensiz göçle mücadelede sıfır tolerans, kaçak organizatörleriyle mücadelede hukuki, teknik ve operasyonel kapasitenin daha da artırılması şarttır. Bu bütçede geri gönderme merkezleri, sınır güvenliğinin altyapısı, veri takip sistemleri, uluslararası iş birlikleri için ayrılan kaynakları da destekliyoruz.

Emniyet ve Jandarmamız şehirde ve kırsalda devletin güçlü elidir. Emniyet teşkilatımız şehirlerimizin huzur kapısıdır, Jandarmamız ise kırsalın, dağların, yolların gece gündüz nöbetindedir. Özellikle asayiş suçlarıyla mücadelede, narkotik operasyonlarında, organize suç örgütlerine karşı istikrarlı çalışmalarda, trafik güvenliğinde, aile içi şiddetle mücadelede gelinen nokta çok önemlidir ancak yeterli değildir; çağın kriminal yapıları gelişiyorsa devletin kapasitesi de aynı hızla gelişmelidir. Biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak personel sayısının güçlendirilmesini, kriminal laboratuvar kapasitesinin artırılmasını, siber birimlerin modernizasyonunu, uyuşturucuyla topyekûn mücadeleyi destekliyor, polisimizin ve jandarmamızın özlük haklarının daha da iyileştirilmesi gerektiğini özellikle vurguluyoruz.

 

Sahil Güvenliğimiz mavi vatanın sessiz kahramanlarıdır. Türkiye, üç kıtanın kesişiminde bir deniz ülkesidir. Bu nedenle, Sahil Güvenlik Komutanlığı kaçakçılıkla mücadelede, arama kurtarma faaliyetlerinde, kara sularımızın korunmasında, mavi vatanın emniyetinde hayati bir görev yerine getirmektedir. 2026 bütçesinde deniz araçlarının yenilenmesi, radar sistemlerinin güçlendirilmesi, deniz gözetleme alanının genişletilmesi amacıyla ayrılan kaynak yerindedir ve önemlidir.

Türkiye’miz deprem başta olmak üzere afet gerçeğiyle yaşayan bir ülkedir. AFAD, sadece afet sonrası değil afet öncesi hazırlığın da ana koordinatörüdür. Bu nedenle, erken uyarı sistemlerinin yaygınlaşması, arama kurtarma ekip sayılarının artırılması, lojistik depolarının güçlendirilmesi, toplumda afet farkındalığının artırılması için ayrılan yatırımlar hayati önemdedir.

Milliyetçi Hareket Partisi olarak Emniyet teşkilatımızın ne siyasetin arkabahçesi ne de herhangi bir cemaatin kadro alanı olmasına izin veririz. (MHP sıralarından alkışlar) Güvenlik, yalnızca Türk milletinin emrinde olur. İçişleri Bakanlığının siyasi tartışmalardan uzak, güçlü ve teknik bir yapı olarak korunmasını istiyoruz.

Buradan, şehit düşen yiğitlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize şükran; dağda, ovada, denizde, sınırda, depremde görev yapan tüm güvenlik güçlerimize, AFAD personelimize, kamu görevlilerimize milletimiz adına teşekkür ediyoruz.Onlar görevdeyken, bizler bu bütçeyi konuşurken milletimizin huzuru için ter döken bütün personelimizin hak ettikleri itibarı görmesi Milliyetçi Hareket Partisinin kararlılığıdır. Sonuç olarak Milliyetçi Hareket Partisinin devlet esaslı duruşuyla devletin omurgasına, milletin güvenliğine, Türkiye’nin geleceğine hizmet eden gönülden sevdalı vatan evlatlarının siyasi kurumudur. Milliyetçi Hareket Partisi olarak millî güvenliğin, kamu düzeninin, sınır bütünlüğünün, terörle mücadelenin, göç yönetiminin, afet hazırlığının güçlendirilmesine yönelik her adımı desteklemeye devam edeceğiz. Türkiye Cumhuriyeti güçlüdür, devletimiz kararlıdır. Milletimiz her zorluğu açacak iradeye sahiptir. Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli ifade ettiği terörsüz Türkiye ve millî beraberlik vizyonu sadece bir siyasi çağrı değil, devlet aklının ve tarihî tecrübenin süzgecinden geçmiş bir stratejik hedefidir çünkü terör ortadan kalktığında Türkiye’nin önündeki tüm kilitler çözülmeye başlayacaktır; ekonomik kalkınma hızlanacak, bölgesel liderlik güçlenecek, iç huzur kalıcı hâle gelecektir. Bu çerçevede Genel Başkanımızın öncülüğünde başlatılan terörsüz Türkiye hamlesi, Türkiye Büyük Millet Meclisinde kurulan komisyon çalışmalarıyla “Asırlık Birlik Sonsuz Kardeşlik” temalı yurt sathına yayılan buluşmalarla ve “Hayırlı Günler Komşum”, “Derdiniz Derdimizdir” ziyaretleriyle hem devlet politikası hem de toplumsal bir seferberlik ruhu hâline gelmiştir. 

Meclis'in 2025 yılı bütçe görüşme takvimi belirlendi

Terörsüz Türkiye ve birlik ruhuyla tarihe, ecdada, şehitlere ve bayrağa sahip çıkmak, ortak geleceği kucaklamak, millî değerler etrafında birleşmek, Türkiye’nin onurunu muhafaza etmek, millî birliği, millî kimliği ve millî devleti korumak, bin yıllık kardeşliği yaşamak ve yaşatmak amacıyla terörsüz Türkiye’nin sonuna kadar müdafaasındayız. Türk-Kürt kardeştir, araya giren, bozgunculuğa heveslenen kim varsa kamburdur, kalleştir, kanser hücresidir, kahrolmaya da mahkûmdur (MHP sıralarından “Bravo” sesleri, alkışlar) Terörün her türlüsünü reddetmenin, defetmenin ve imha etmenin sonsuz kararlılığındayız. Bizler Ülkücüler, bir ülkü etrafında toplanmak için, bizlere liderlik etmiş, yol göstermiş, ömrünü Türklük ve Türkiye ülküsüne adamış liderimiz Sayın Devlet Bahçeli ve cennetmekân Başbuğ’umuz Alparslan Türkeş’in “Kürtler bizim öz kardeşimizdir; Kürt ne kadar Kürtse Türk o kadar Kürttür, Türk ne kadar Türkse Kürt de o kadar Türktür.” sözü de tam bugünler için söylenmiş tarihî tespitlerdir. Başbuğumuz Alparslan Türkeş’e ve ebediyete intikal etmiş bütün dava arkadaşlarıma Cenab-ı Allah’tan rahmetler diliyor ve tarih boyunca, Türk milletini yaşatmak uğruna hayatlarını feda eden kahraman ecdadımızı, aziz şehitlerimizi rahmet ve şükran duygularımla yad ediyorum. Bu duygu ve düşüncelerle bütçelerin, milletimize, devletimize, güvenlik güçlerimize hayırlı olmasını diliyor, yüce Meclisi saygılarımla selamlıyorum. Unutmadan, Siirt Herekol ziyaretinde tanıştığım Mamo Razi amcanın da ellerinden öpüyorum; ziyaretimizde, o, tüm kütüphanelerdeki kitapların ana fikrini tek cümleyle özetledi: “Devlet Bey varsa Türk de yaşar Kürt de yaşar.” Allah’a emanet olun, servetiniz ana baba duası olsun.”

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *