
Anlamını bilmeyenler Aşure'yi yazamaz!
Malatya sahipsiz değil. Ne zaman “Malatya sahipsiz” deseler içim burkuluyor, “Hayır, değil!” diye haykırmak istiyorum. Siz siz olun, O sözlere inanmayın sakın. Malatya, gerçek sahipleri olan bir şehir.
Bu topraklarda yaşayan, bu topraklar için gece gündüz ter döken, alın teri döken, mücadele eden insanlar var.
Kalbi Malatya için atanlar var. Elbette eksiklerimiz, sorunlarımız çok ama bu şehirde sahipsiz değiliz.
Bakın Malatya Valisi Seddar Yavuz’a...
Belki Malatyalı değil ama Malatya’yı kendi memleketi gibi gören bir yönetici. Deprem sonrası zorlukların en koyu olduğu, hayatın durma noktasına geldiği günlerde bile sabah akşam demeden sahadaydı.
Gecesini gündüze katarak halkın yanında oldu, olmaya da devam ediyor.
Ne resmi prosedürlerin arkasına saklandı, ne halktan uzak durdu.
Bir babanın evlatlarına olan ilgisi gibi Malatya’ya sahip çıktı.
Bir isim daha var, Malatya için çalışan, Malatya için mücadelesinden asla vazgeçmeyen yürekli birisi. Tek amacı Malatya'nın ekonomisinin yeniden kalkınması, eski günlerine dönmesi.
Bundan dolayıdır ki, gözünü kıpmadan konuşuyor, istan ediyor ve Malatyalılar'ın haklarını koruyor. Kimi?
Tabii Malatya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu …
O gerçekten Malatya için gece gündüz çalışan biri.
Sorunları sadece dinlemekle kalmıyor, onları dosya dosya hazırlayıp bakanlara bizzat taşıyor.
Bundan dolayıdır k, mücbir sebep sürelerinin defalarca uzatılmasını sağladı. Esnaf ve tüccarın düşük faizli kredi almasını sağladı. Yeni yatırımcılar getirmek, Malatya’ya yatırımın önünü açmak için koşturuyor. Bunlar kolay işler değil, bilen bilir. Malatya’nın önemli meselelerini dosyalar hazırlayarak Bakanlara bizzat sundu. Birçok milletvekilinden daha fazla Malatya için çalışıyor. Birileri gibi sadece şov için poz vermiyor.
Ama ne yazık ki, böyle çalışanların arkasından hep kuyu kazılır. Hakkında asılsız dedikodular çıkarılır. İsmini vermek istemediğim, ama herkesin yakından tanıdığı bir dernek ve çevresi var. Bu dernek, sokağa inip vatandaşın derdini dinlemek ve çözüm aramak yerine, sadece vaat veriyor, resim çekinip sosyal medyada paylaşmakla yetiniyor. Basını da arkasına alıp sürekli poz vermeye çalışıyorlar. Ama sahada gerçek bir eser ortaya koymuyorlar. Ve daha da önemlisi, bu derneğin ne yapmak istediğini, kimler tarafından nereye aday olarak hazırlanmak istendiğini de herkes biliyor. Yani bu gösterinin altında başka hesaplar var.
Malatya’nın gerçek meseleleriyle değil, koltuk ve makam peşindeler. O yüzden bu tür yüzeysel hamleler, şehrin gelişmesine değil, yalnızca kendi çıkarlarına hizmet ediyor.
Daha kötüsü, bazı basın mensupları, araştırmadan, doğrulamadan, sadece gündem yaratmak için Oğuzhan Ata Sadıkoğlu’na saldırıyor.
Gerçek olmayan haberler, çarpıtılmış bilgilerle onu hedef alıyorlar.
Oysa Oğuzhan Bey, hem Malatya için büyük bir mücadele veriyor, hem de halkın sorunlarını dinlemek için sokaklarda dolaşıyor.
Bu kadar emek veren bir adama, dört gün süren, yaklaşık 10 bin kişiye aşure ikram edilen Muharrem ayı etkinliği bile hedef haline getirildi.
Hani Malatya’da siyasi partiler, dernekler, iş insanları aşure dağıtıyor, bazıları bunu şova çevirebiliyor. Ama Malatya Ticaret ve Sanayi Odası’nın yaptığı bu organizasyon, gerçek bir kardeşlik ve birlik mesajıydı. İlk gün etkinliğinde Malatya’nın yedi rengi bir araya gelip kardeşlik birliktelik gösterisi yaparak çağrıda bulundular. Kimler yoktu ki, Milletvekillerinden siyasilere, Vali’den belediye başkanlarına, iş dünyasından sivil toplum örgütü temsilcilerine.
Öyle kolay değildir birbirinden farklı düşünenleri aynı çatı altında bir araya getirip kardeşlik, beraberlik söylemlerini söyletmek. İşte Oğuzhan Ata Sadıkoğlu ve ekibi Malatya’da son olarak bunu da başardı.
O yazıyı yazarak sözüm ona Başkan Sadıkoğlu’nu kamuoyunda küçük düşüreceklerini sananlar; Şimdi size samimi sorularım var:
Aşure ne demek biliyor musunuz? Matem ayında neden aşure yapılır, o aşureye kimler çağrılır, hangi kardeşlikler kurulur? Ben yaptığım araştırmada, bu etkinliğin yaklaşık 200 bin liraya mal olduğunu öğrendim. Ama birileri çıktı “1 milyon lira harcandı” diye yalan haber yaydı. İyi abartmışlar, gerçekten! 200 bin lira nere 1 miyon lira nere? Bu abartı niye be kardeşim, kime faydası olacak bu abartılı rakamları vermenin?
Bu abartılı haberler ne Malatya’ya, ne de Oğuzhan Ata Sadıkoğlu’na zarar verir. Malatya halkı gerçekleri görüyor, lafı değil işi, dedikoduyu değil emek verenleri biliyor. Aşure’nin anlamı ve önemini bilmeyenler harcanılan paraların hesabını yaparlar ki, birlik ve beraberlikte de gözleri yoktur onların.
Kendileri bilir ama unutulmaması gereken bir şey var, mübarek Muharrem ayında 4 gün boyunca aşure etkinliği düzenleyen ve on bin insanın üzerinde Malatyalıyı bir araya getiren TSO Başkanı ve ekibi eleştiri değil alkışı hak ediyor.
Şunu da söylemeden geçmeyelim; Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, sadece aşure etkinlikleriyle değil, şehrin birçok sorununu bakanlıklara taşıyan, dosyalar hazırlayan, taleplerle kapı kapı dolaşan bir isim. Mücbir sebebin defalarca uzatılmasını sağlayarak esnafın rahat nefes almasını sağladı. Kredi paketleri için emek verdi. Malatya’ya yatırımcı çekmek için özel çaba harcadı. Bütün bunlar gözardı edilemez.
Malatya’da yaşanan her ekonomik, sosyal sıkıntının karşısında o var. Sokak sokak dolaşıp vatandaşın sorununu dinleyen, o sorunların çözümü için Ankara’ya giden bir adam. Ama ona saldırmak, onu karalamak kimin işine gelir, bunu herkes çok iyi biliyor.
Malatya’da ne yazık ki bazı çevreler gerçek hizmet edenlerin değil, laf üretenlerin yanında duruyor. Somut proje üretmeyen, sadece sosyal medyada boy gösteren sivil toplum kuruluşları ve dernekler sahada yok ama hep gündemde. Bu tablo Malatya’ya yakışmıyor.
Bu yüzden gerçek sahipler sesini yükseltmeli, sahada ter dökenlerin yanında durmalı. Eleştiri yapılacaksa da haklı ve yapıcı olmalı, laf olsun diye karalama yapılmamalı.
Malatya’yı gerçekten seven, bu şehir için çalışan, gönlünü koyan herkesin yanındayız. Karanlık oyunlara, dedikodulara, gerçeklerin çarpıtılmasına izin vermeyelim.
Malatya sahipsiz değil. Sahipleri var. O sahipler gece gündüz çalışıyor, Malatya’nın kalkınması için mücadele ediyor. Biz de onların yanında olmalıyız.
Şehir ancak birlik ve beraberlikle yükselecek. Birbirimizi destekleyip, emeğe saygı gösterdiğimizde, Malatya hak ettiği parlak geleceğine kavuşacak.
Son sözüm; Malatya sahipsiz değil! Sahipleri bu şehirde, bizleriz, sizlersiniz. Gelin, karalamak yerine, destek olalım, el ele verelim, Malatya’yı birlikte yükseltelim.